Bu satırlarda aslında bahsetmem gerekenler gol, asist, pas, şut, pozisyonken, maalesef ben sizlere kavga, gürültü, küfür ve şiddetten bahsedeceğim. Futbolun tohumlarının sevgi ve saygı temelinde değilde, küfür ve şiddet temelinde atılan bir şehirde başka şeylerden bahsetmek imkansız zaten.
Volkan Bayarslan; asıl mesleği mühendislik olan, 2002 yılında hakemlik kariyerine başlamış, 5 yıldır üst klasman maç yöneten, 38 yaşında bir adam. Tek derdi ekmek parasını kazanabilmek, tek suçu ise maç boyunca pozisyon üretemeyen bir takımın penaltısını görememek. Şimdi kendinizi 30 saniyeliğine Volkan Bayarslan'ın yerine koymanızı istiyorum. Büyük bir maça verilmişsiniz, herşey yolunda tam maç bitecek derken arkanızdan bir yumruk yiyorsunuz ensenize doğru, sonra yerdeyken bir tekme, sonrada vücudunuza yumruklar. Sebebi mi? Çok basit. SEN BİZİM PENALTIMIZI GÖRMEDİN. Çok acı değil mi?
Ülkece en büyük problemimiz empati kurmak. Bunu şu örneği hayatımıza uyarladığımızda çok rahat anlayacağız. Volkan Bayarslan'ın yaptığı sonuçta bir iş. Genel olarak bakarsakta verilen iş boyunca sadece 1 hata yapmış. Peki soruyorum size, biz 1 günlük iş hayatımızda kaç hata yapıyoruz? Doktorlar yanlış ilaç yazmıyor mu? Taksiler hatalı sollama yapmıyor mu? Muhasebeciler hatalı kayıt yapmıyor mu? Daha doğrusu bir gününü hatasız tamamlayan insan var mı? Yok, öyle değil mi. Peki hiç hata yaptığınız için dayak yediğiniz oldu mu? Ben yazımı siteye yazım hatasıyla verdiğimde hiç dayak yemedim açıkçası. Peki diğer alanlarda hatalar hoş görülürken bu hakemin suçu neydi. Onun da tek derdi evine ekmek götürmekti ama sırf bu yüzden canından olabilirdi.
O caninin elinde kesici bir alet olabilirdi. Hakemden sonra futbolculara gidebilirdi. Sahaya bütün taraftarlar girip bir infial yaratabilirdi. Yok artık o kadarda olmaz demeyin. Simgemiz dedikleri, yere göğe sığdıramadıkları kaleci Onur'un karısına kızına bile küfür eden zihniyet herşeyi yapabilirdi. Ayrıca 385 gün önce bu ülkede bir spor kulübü katledilmek istendi. Failleri hala ortada yok. Onu yapan bunlara çok daha rahat teşebbüs edebilirdi. Çünkü maalesef bizim ülkemizde yapanın yanına kar kalıyor pisliği. Herşeyin üstünü örtmekten başka bir işe yaramayan bu sistem, yakında bütün pisliğiyle beraber Türk futbolunun üstünü örtecek haberiniz olsun.
Bugün bu satırlara Nani'nin sahadaki futbol resitalini, Fenerbahçe'nin son dönemdeki sistem değişikliğiyle yaptığı doğruları yazmayı çok isterdim ama insan canı tüm skorlardan daha önemli benim için. O yüzden bu değerlendirmemi Gaziantep maçına bırakıyorum.
Bu maçın Fenerbahçe için en önemli sonucu rakibinde yarattığı psikolojik baskı. Akhisar maçında daha bitime 15 dakika varken dağılan Beşiktaş,Fenerbahçe'nin bu galibiyeti ve iyi oyunuyla iyice baskı altına girmiş olacak. Açıkçası ligin bundan sonrası herşeye gebe. Volkan'ın inancını ise takdir etmek gerekiyor.
Ayrıca küçük bir not: Beşiktaş geçen sezonun son 5 haftasında sadece 1 galibiyet alabilmiştir.
by Serkan Acar
